zm_ndd

Cumartesi

zaman üzerine


norbert elias

bir sosyolog olan elias'ın zaman incelemesi olarak nitelenebilecek kitabı.. kitap, zaman kavramı ile ilgilenenler için önereceğim başlıca kitaplardan. daha önce "zaman kavramı" adlı kitaptan bahsetmiş, alıntılar yapmıştım. augistunus, heidegger ve aristo'nun zaman üzerine düşüncelerini içeren, imge yayınları'ndan çıkmış bir kitap..

bir toplumbilimci gözüyle zaman.. aslında herşey çok basit ama yine de algılamakta güçlük çekiyoruz zamanı. elias, basit bir şekilde anlatmış. yine de hala kimse birşey söyleyemiyor zaman için..

“zaman” ifadesi, iki ya da daha fazla, sürekli hareket halindeki olaylar içindeki dilimlerin başlangıç ve bitiş pozisyonlarını ya da bu pozisyonlar arasındaki süreleri birbirleriyle ilişkilendirme an­lamına gelir. Bu ilişki, iletişimsel özellik taşıyan sosyal bir sembol olan "zaman" kavramında ifadesini bulur. Bu kavram belli hir toplumun çerçevesi içinde yaşanabilen, yaşantımızda yer alan, ama duyularla algılanamayan bir imgeyi, yani insanların belleğinde yer alan bir imgeyi, ses dediğimiz algılanabilir bir kalıp halinde, [z/a/ m/a/n], insandan insana taşıyabilir.
Eski bilgi teorisinin alışkanlıkları doğrultusunda burada şöyle bir düşünce ortaya çıkabilir: Demek ki, "zaman", tek insanın kur­duğu bir ilişkidir ve tek tek insanların dışında olgusallığı yoktur, var olamaz. Bu eksik çıkarsamanın nedenlerinden, daha doğrusu zaaf kaynaklarından biri, bu düşüncede, bilginin öznesi olarak bir toplumun değil de bir insanın anlaşılmasıdır. Bu bir zaaftır, zira tek kişi, "zaman" kavramını kendi yetenek ve gücüyle keşfetmiş değildir. İnsan zamanı, gerek bir kavram olarak gerekse de bu kavramla kopmaz bir birlik oluşturan bir sosyal kurum olarak çocukluğundan başlayarak öğrenir. Zamanın kavram ve kurum olarak var olduğu bir toplumda, "zaman" kavramı, felsefecilerin zihninde oluşmuş ve karşımıza felsefe kitaplarında çıkan bir düşünme enstrümanı de­ğildir. Böyle toplumlarda yetişen herkes, "zamanı" oldukça erken yaşlarda, sosyal bir kurum olarak tanır ve öğrenir. Çok geçmeden de onu bir dış zorlama, insanın dışından dayatan ikinci bir doğa olarak hissetmeye başlar.
...
Zaman belirlemenin, in­sanlar için ne gibi işlevler taşıdığı söylenebilir. Toplumsal gelişmenin seyri içinde bu işlevlerin hangi bakımlardan değişime uğradıkları da ortaya konabilir. Bu değişimler, dönerek zaman be­lirlemenin biçimine ve yollarına etkir; aynı zamanda bu amaca hiz­met eden araç ve enstrümanlar da değişir. Oysa zamanın ontolojik statüsü, varlıklar arasındaki yeri, bugün hâlâ açıklanabilmiş de­ğildir. Zaman üzerinde kafa yorarız; ama karşımızda ne türden bir şeyin bulunduğunu doğru dürüst bilmeyiz. Zaman, bir doğa nes­nesi midir? Doğa olaylarının bir parçası mıdır? Yoksa bir kültür objesi midir? Yoksa, zaman sözcüğünün dilbilgisel tanımda bir isim olması, onun bir nesne olduğu yanılsamasını mı yaratmak­tadır? Saatlerin zamanı gösterdiklerini söylediğimizde, aslında onlar neyi göstermektedir?

Zaman Üzerine,
Norbert Elias
Ayrıntı Yayınları, 2000

Etiketler: ,