zm_ndd

Cumartesi


dün gece uykum olmasına rağmen, muhtemelen uyayacağımı düşünerek, izlemeye başladım battle royale'yi. film öncesi edindiğim bilgilere dayanarak yoğun ve dehşet vahşet sahneleri göreceğimi sanıyordum. umduğum ya da sandığım olmadı aslında. belki bunda izlediğim versiyonun uncut versiyon olmamasının payı vardı belki de gerçekten de söylendiği kadar dehşet sahneler yoktu bilemiyorum. tarz olarak aklıma direkt das experiment'i getirdi. ama vahşet sahneleri ve gerilimse sözkonusu olan das experiment'le yarışacak düzeyde değildi. das experiment ciddi derecede germişti beni, hatta hayatımda izlediğim en iyi gerilim filmi diyebilirim.
bu filmde 42 japon öğrenci ıssızlaştırılmış bir adaya bir hoca(ki kendisi en bilinen filmi dolls olan bir yönetmen;Takeshi Kitano'dur) ve bir bölük asker eşliğinde getiriliyorlar, yapmaları gereken hayatta kalmak ama bunun için birbirilerini öldürmeleri gerekiyor. çünkü sadece bir kişi hayatta kalacak. ya da hayatta kalan 1'den fazlaysa hepsi ölecek. hepsinin boynunda yerlerinin ve konuşmalarının algılanmasını sağlayan kolyeleri var. bu kolyeler onların uzaktan kumandayla öldürülmesini de sağlıyor ayrıca. tabii filmdeki çocukların hepsi aynı sınıfın öğrencileri; dolayısıyla hepsi arkadaş. 3 günleri var.
konu güzel, film iyi diye başlıyorsunuz izlemeye ama özellikle finale geldiğinizde filmin eksiklikleri ve rahatsız edici yanları çıkıyor su yüzüne. kurguda eksiklik çoktu bence. havada kalan yerler oldukça fazlaydı. saçma tarafları çoktu. yine de izlenebilir, izlenmesi vakit kaybı olmayacak bir filmdi. filmin ikincisi de çekildi; ikincisini izlemedim. ancak okuduğum kadarıyla ilkiyle pek alakası olmayan, başarı açısından bakıldığında ilki kadar bile olamayan kötü bir filmmiş. ilk filmin zaten pek de başarılı olmayan yönetmeninin ömrü yetmeyince ikincisini oğlu tamamlamış. bu da filmi daha berbat hale getirmiş.
sonuç olarak battle royale'yi izleyin yine de derim. ikinciyi boşverin.